Ana içeriğe atla

45 KİLO ZAYIFLAMA YOLCULUĞUM.

Siz hiç 100 kilolara dayanıp ümitsizce her şeyi deneyip pes edip tekrardan doğdunuz mu?

47 yaşımda troid hormonum alınmış doktorların bile artık imkansız dediği noktada imkansızı başarmanın gururu ve mutluluğu ile herkese umut olabilmesi adına sürecimi paylaşıyorum ;)







2012 yılındaki son görüntülerim bu şekildeydi. Denenebilecek herşeyi denemiştim. Ünlü diyetisyenler, doktorlar, akapunktur, zayıflama merkezleri, zayıflama içecekleri, seminerler, kurslar 3 kilo verip 5 kilo alarak sürekli yukarıya doğru çıktı kilolar sonunda mide balonunda karar kıldım bu sefer kesin kurtuldum diyordum ama ama ama 6 ayda 10 kilo verip balon çıktıktan sonra 27 kilo alarak 100 kilonun kapısına dayandım. Artık çare yok bu durumumu kabul etmem gerektiğini düşünmeye başlamıştım. Demek ki ben bunu beceremeyecektim. Asla zayıflayamayacaktım. Denenecek bir şey kalmamıştı ve ben ümitsizlik, çaresizlik, başarısızlık duygularına teslim olmuştum. Artık kendime güvenim kalmamıştı.
Ta ki küçük kızım bir gün ısrarla zayıflamamı isteyene kadar.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ASLA VAZGEÇME..

45 KİLO ZAYIFLAMA YOLCULUĞUM                                                                        Kaybettiğin an vazgeçtiğin andır!!! ASLA VAZGEÇME.... Kalıcı zayıflamak istiyorsun ama denediğin yöntemler işe yaramadı mı? Onların sinsice planlanmış birer tuzak olduğunu hala anlayamadın mı? ŞİMDİ UYANMA ZAMANI! http://baharpancukdeniz.com/contact-us/

HAYALLERİNİN PEŞİNDEN KOŞ...

Likya ultramaratonu benim için bir simge oldu diyebilirim. Geçen yıl ilk kez katılacağım zaman neyi yapıp neyi yapamayacağımıza karar vermiş olanlar gitmememi söylemişlerdi 51 yaşında bir kadın olarak yapılamayacaklar listesinin başında olmalıydı tabii bu koşu… Ama ben haddini bilmez biri olarak doktorların senin artık troid bezin yok zayıflaman imkansız daha fazla kilo almamaya çalış demelerine rağmen 47 kilo vermiştim. Tabii ki tüm doğru diye öğretilenleri unutarak, kendimi keşfederek. Sistem bizi doğduğumuz andan itibaren cinsiyetimize, doğduğumuz ülkeye, şehire hatta mahalleye, ekonomik durumumuza göre masallarla başlayarak empozelerle şekilliyor ve bu şekilde kişiliğimiz oluşuyor. Sonra bakıyoruz ki iki kişi gibiyiz istediğimiz hayat ve yaşadığımız hayat. Sanıyoruz ki kaderimiz bu. Çünkü öğretilenler arasında bu da var, çabalama kabul et oysaki İSRA suresi der ki ‘Biz insanın kaderini kendi çabasına bağlı kıldık’ İşte Likya yolculuğunun benim için anlamı bambaşka. 3...

ADIM ADIM ULTRAMARATONA DOĞRU

  Onca şey deneyip yanılıp sonunda bedenime hükmedebilme gücüne yeniden sahip olduktan sonra doğal olarak ortaya çıkan ve hatta taşan enerjiyi kullanmamak olmazdı.     Neyse ki insan beyninin kendini yeniden kurma yeteneği var ve DNA aktivasyonu bizlere yeni bir hayat ve değişen koşullara uyumu sağlayabiliyor. Yani aslında kendimizi baştan yaratabiliyoruz.    48 yaşımda 45 kilo verdim ve maraton koşmaya başladım. Attığım her adımın tadını çıkartıp şükrediyorum. Hedefim Eylül 2015 Likya yolu Ultra Maratonu...    Her koşulda çalışmaya devam ama keyifle, mutlulukla, ortaya çıkan enerji zihnimin bedenim üzerinde ki kontrolü, hiç bir ilaç ve ürün kullanmaksızın yaşadıklarım hayatımın ikinci Bahar'ı :) Bugün geldiğim farkındalık noktasındaki tüm kazanımlarım için şükrediyorum ;) Ve biliyorum ki hiçbir şey nedensiz değildir, başarmanın bir sorumluluğu vardır o da paylaşmak; onun için artık zaman bu enerjiyi paylaşma zamanıdır. ...